EmekGüncel

15-16 Haziran Direnişi’nin 51. yılı: İşçi sınıfının cevabı direniştir

'15 - 16 Haziran tarihi direnişi hala yol gösteriyor'

15-16 Haziran Büyük işçi direnişinin 51. yıldönümünde Kadıköy’de açıklama yapan 15-16 Haziran Bileşenleri, tarihi direnişin işçi sınıfına hala yol gösterdiğini vurguladı.

15-16 Haziran Bileşenleri, büyük işçi direnişinin 51. yılında Kadıköy İskele Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya bileşen üyelerinin yanı sıra çok direnişteki Sinbo ve SML Etiket işçileri ve çok sayıda kişi katıldı.

“Hak verilmez alınır, zafer sokakta kazanılır. 51. yılında yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz” pankartının açıldığı eylemde sık sık “Yaşasın 15-16 Haziran Direnişimiz” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları atıldı. Açıklamada ise ilk olarak HDP Milletvekili Musa Piroğlu söz aldı. Piroğlu, 15-16 Haziran direnişinin tarihini hatırlatarak sözlerine başladı. Konuşmasının devamında devam eden saldırılara karşı işçi sınıfının tek cevabının direniş olduğunu ifade eden Piroğlu şunları söyledi:

“Görüyoruz ve biliyoruz ki, bizi baskıyla, tehditle, aç bırakarak, yoksullukla sınayarak sömürü düzenini, bu çürümüşlüğü kokuşmuşluğu kalıcı hale getirmek istiyorlar. Yakınarak, şikayet edere ve bizim kınayarak bunlara cevap verme şansımızın olmadığını biliyoruz. Halk ne yapacağını soruyor, işçiler bu sömürü düzenine nasıl itiraz edeceklerini soruyor, biz buradan işçi sınıfına ve halklara sesleniyoruz; yapılması gerekeni anlamak için 15-16 Haziran’a bakınız. İşçi sınıfı gücünü gösterdiğinde karşısında direnecek iktidar yoktur. Bu kokuşmuşluğa verilecek cevabımız devrimdir” diye konuştu.

Piroğlu’nun konuşmasının ardından ortak basın metni okundu. Basın metnini okuyan Mürüvvet Küçük, direniş sırasında katledilen işçiler Mutlu Akü işçisi Yaşar Yıldırım, Vinylex işçisi Mustafa Baylan, Maltepe Tekel işçisi Mehmet Gıdak olmak üzere, yaşamını işçi sınıfı davasına adayanları andı.

Metnin devamında 15-16 Haziran direniş tarihini anlatan Küçük şunları vurguladı.

“Pandemide üretim artsın, çarklar dönsün, patronlar karlarına kar katsın diye sağlıksız koşullarda, salgın önlemleri alınmadan işçilerin çalışmak zorunda bırakılıyor. Daha dün, En az 301 işçinin öldüğü Soma’da, bir tiyatro misali güya yargılanan patron Can Gürkan ‘işyerinizde iş güvenliğini ciddiye almadığınız için 301 kişi öldü ne diyeceksiniz’ sorusuna ‘Ben iyi bir şey yaptım. İstihdam sağladım, iş verdim insana, sermaye düşmanı olmayın, bir olay oldu sadece, hapse mi gireyim’ diye cevap verdi”

Küçük metnin devamında şunları söyledi:

“Örgütlenmek yan yana gelmektir, birlikte karar vermek, mücadeleyi birbirimizden öğrendiklerimizle büyütmektir. Bu sömürü düzeninin sahipleri örgütlü oldukları için tüm bunları yapabildiler. Biz de yaşamlarımızı kazanmak için örgütlü olmak zorundayız. Aşağılanmaya, yok sayılmaya, sömürülmeye karşı yürünecek yolu 15 – 16 Haziran Büyük İşçi Direnişi göstermiştir. Fabrikalardan mahallelere, mahallelerden okullara, atölyelere, sokaklara, her yerde örgütleneceğiz. Bizler bu toprakların işçileri, devrimcileri, sosyalistleri olarak herkesi, yaşamı yeniden yaratmaya, sömürülmediğimiz, aşağılanmadığımız, yok sayılmadığımız bir dünyayı kurmaya, örgütlenmeye çağırıyoruz.”

Küçük, metnin sonunda talepleri şu şekilde sıraladı:

* Herkese güvenceli iş, insanca yaşam.

* Ekonomik krizin faturasını işçiler değil kapitalistler ödesin.

* İşten atmalar yasaklansın, 25/2, Kod29, Kod46 kaldırılsın.

* Kıdem tazminatının fona devri çalışmaları durdurulsun.

* Ücretsiz izin ve telafi çalışma kaldırılsın.

* Zorunlu alanlar dışında tüm işçilere ücretli idari izin verilsin

* İşçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini gerçek anlamı ile alınsın

* Örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılsın.”

Açıklamanın ardından 142 gündür direnişte olan Sinbo işçisi Dilbent Türker konuştu. Türker AKP/MHP iktidarının işçi ve emekçi düşmanı politikalarına dikkat çekti. Türker, ücretsiz izni püskürttüğünü ancak bu kez de iktidardan güç alan patronun Kod 29 ile işten çıkardığını hatırlattı. Direniş sürecinde hem patronun hem de polisin saldırılarına uğradıklarını söyleyen Türker, “Geleceğimizi çalmak isteyenlere karşı boyun eğmiyoruz. Geleceğimiz, bir avuç asalağa bırakılamayacak kadar değerlidir.” dedi.

Türker’in ardından konuşan 133 gündür direnen SML işçisi Seçil Arı da, haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı mücadele ettiklerini söyledi. Basın açıklaması Arı’nın konuşmasının ardından sonlandırıldı. Açıklamanın ardından kitle halay çekmeye başladı. Polis ise halay çeken kitleye saldırdı. Kitle de bu sırada polise ‘Direne direne kazanacağız” sloganıyla karşılık verdi. Saldırı gözaltı yapılmadan sonlandırıldı.

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu