Örgütümüzün “Tutuklu öğrencilere özgürlük” şiarıyla örgütlemeye çalıştığı yaklaşık iki aylık bir sürece biz de Mersin YDG ve dergi okurlarımız olarak çeşitli materyallerle alanlara çıktık.
Kampanyamıza yoğun emek harcadığımız bir haftalık süreçte, dergi dağıtımının yanı sıra bildirilerimizi ve imza metinlerini aktif bir şekilde kullandık.
Konunun kamuoyunda daha önce de geniş yankı bulmuş olması avantaj iken, günümüzde gündemden düşmeye başlamış olması, üzerinde durulması gereken bir noktadır. Dolayısıyla tam da bugünlerde kampanyamız daha da anlamlıdır. Topladığımız imzalarla, öğrencilere geniş propaganda yapma imkânı buluyor, daha geniş kesime ulaşmayı başarabiliyoruz.
Öğrencilerin bir kısmı imza atmak istemediğinde; somut örneklerle konuyu anlatıyor, imza atmalarını sağlayabiliyoruz. Bu kadar “sudan sebeplerle” tutuklama yapan devletin, imza attıkları takdirde onlara soruşturma açmasından çekinen öğrencilerle de karşılaştık. Konuştuğumuz öğrencilerin büyük çoğunluğu ise imza atmakta tereddüt etmemiştir.
İmza toplarken öğrencilerin iletişim bilgilerini de almak için konuştuğumuzda, bir kısmı bilgilerini vermiştir. Bu bilgiler de, Mersin YDG adına açtığımız facebook sayfası aracılığıyla iletişime geçmemizin önünü açmıştır.
Kürt ulusal sorununu ele alış tarzımızın ve bu yönlü politik duruşumuzu kitleye, özelde Kürt öğrencilere daha yoğun ve somut bir şekilde aktarmamızın önünü açan politikamız aracılığıyla, birçok Kürt arkadaşla temas kurabildik.
Sohbet etmek için standımıza gelen arkadaşların gazete ve dergimizin okuru olmalarını sağladık. Öyle ki özellikle dergimizde demokratik özerklik üzerine olan yazıyı beğenmeleri, bu konuda karşılaştığımız ayrı bir olumluluktur.
Mersin YDG
